Bilindiği üzere bir malın üzerine birden fazla haciz şerhi eklenebileceği gibi , haciz dışında hak mahrumiyetleri de eklenmesi mümkündür.
Bu gibi durumlarda yediemin işletmelerine tebliğ olan her şerh ayrı bir sorumluluk yüklemektedir.
Örneğin bir yakalama şerhi nedeni ile kolluk kuvvetlerince trafikten menedilen bir araç üzerine işlenen fiili haciz veya iştirak haczi, artık yakalama olan dosyadaki haciz kalkmış olsa bile malın yediemin tarafından teslim edilmemesi gereğini doğurur.
Zira Türk Borçlar Kanunu “Güvenilirkişiye bırakma” başlıklı 569.Maddesi
“MADDE 569- Birden çok kişi, haklarını korumak üzere, hukuki durumu çekişmeli veya belirsiz olan şeyi, bir güvenilirkişiye bırakırlarsa, bu kişi, saklatanların tamamının rızası veya hâkimin kararı olmadıkça, onu hiçbirine geri veremez. “
Hükmü ile bu sorumluluğu belirlemektedir.
İzah edilen durum gereği yediemin işletmecilerinin bu şerhleri çok sıkı takip etmeleri gerekir. Aksi halin ciddi hukuki ve cezai sorumluluklar doğurması muhtemeldir.
Sonuç olarak yediemin deposunda yada yediemin otoparkında bulunan mal veya araç üzerindeki tüm haciz ve diğer hak mahrumiyeti şerhleri kaldırılmadan teslim alınması ve teslim edilmesi hukuki sonuçlar doğuracaktır.
